İpek Yolu’nda Kervan Hikayesi - Rusça Hikaye
- Rusça Notlarım
- 5 gün önce
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 21 saat önce

История Керванa На Шёлковом Пути
Песок под ногами был тёплым, но не обжигал. Караван шёл медленно, размеренно. Верблюды ступали по следам тех, кто прошёл раньше.
Каждый шаг — часть пути длиной в недели. В мешках были не только ткани и специи. Там были письма, амулеты, истории.
Мальчик, сын купца, ехал впервые. Он держался за поводья и смотрел вперёд. Всё казалось огромным — небо, дорога, тишина.
На остановке старик достал карту. Не нарисованную чернилами, а сложенную в памяти. Он знал, где дюна изменяет форму, где вода ближе, чем кажется.
Вечером они ставили палатки. Заваривали чай. Говорили тихо, на разных языках, но понимали друг друга.
Однажды они встретили других путников. Из далёкой страны, с лицами, говором и запахами, которых раньше не знали. Но кивнули. Потому что на этом пути все были не чужими.
Именно так — от каравана к каравану, от голоса к голосу — рождалась история.
İstoriya Kervana na Şolkovom Puti
Pesok pod nogami byl tyoplım, no ne objiğal. Karavan şol medlenno, razmerenno. Verblyudy stupali po sledam teh, kto proşol ran’şe.
Kajdyy şag — çast’ puti dlinoy v nedeli. V meşkah byli ne tol’ko tkani i spetsii. Tam byli pis’ma, amulety, istorii.
Mal’çik, syn kuptsa, ehal vpervıye. On derjalsya za povodya i smotrel vperyod. Vsyo kazalos’ ogromnım — nebo, doroga, tişina.
Na ostanovke starik dostal kartu. Ne narisovannuyu çernilami, a slojennuyu v pamyati. On znal, gde dyuna izmenyayet formu, gde voda bliĵe, çem kajetsya.
Veçerom oni stavili palatki. Zavarivali çay. Govorili tiho, na raznıh yazıkah, no ponimali drug druga.
Odnajdı oni vstretlili drugih putnikov. İz dalyokoy strany, s litsami, govorom i zapahami, kotorıh ran’şe ne znali. No kivnuli. Potomu çto na etom puti vse byli ne çujimi.
İmenno tak — ot kervana k kervanu, ot golosa k golosu — rojdalas’ istoriya.
İpek Yolu’nda Kervan Hikayesi
Ayaklarının altındaki kum sıcaktı ama yakmıyordu. Kervan ağır ağır ilerliyordu. Develer, daha önce geçenlerin izlerini takip ediyordu.
Her adım, haftalar süren bir yolculuğun parçasıydı. Torbalarda sadece kumaş ve baharat yoktu. Mektuplar, muskalar ve hikayeler de taşınıyordu.
Tüccarın oğlu, ilk kez bu yolculuktaydı. İplerden sıkı sıkıya tutunuyor, ileriye bakıyordu. Her şey ona büyük geliyordu — gökyüzü, yol, sessizlik.
Bir molada yaşlı adam haritayı çıkardı. Mürekkeple çizilmiş değil, zihinde katlanmış bir haritaydı bu. Hangi kum tepesinin yön değiştirdiğini, nerede suyun tahmin edilenden daha yakın olduğunu biliyordu.
Akşam olunca çadırlar kuruldu. Çay demlendi. Sessizce konuşuldu. Diller farklıydı ama anlayış ortaktı.
Bir gün karşılarına başka yolcular çıktı. Uzak bir diyardan, tanımadıkları yüzler, farklı bir dil ve bilmedikleri kokularla. Ama sadece başlarını salladılar. Çünkü bu yolda hiç kimse yabancı değildi.
İşte böyle — kervandan kervana, sesten sese — tarih doğuyordu.
Şimdi Öğrenme Zamanı!
Русский | Okunuşu | Türkçesi |
караван | karavan | kervan |
путь | put’ | yol |
песок | pesok | kum |
верблюд | verblyud | deve |
карта | karta | harita |
палатка | palatka | çadır |
письмо | pis’mo | mektup |
тишина | tişina | sessizlik |
история | istoriya | tarih, hikaye |
путешественник | puteşestvennik | yolcu |
Comments